KORONA VİRÜSÜ, İLAHİ İNTİKAM VE TARİHİ İNKILAP VESİLESİ MİYDİ?

465
Paylaş:

22 Mayıs 2020

Bozulan ve yozlaşan toplumları, şımaran ve yolunu şaşıran insanları, tarih boyunca genellikle şu iki şey uyarıp uyandırmış, mevcut bâtıl ve zalim gidişatın değişip düzelmesine vesile olmuşlardır. Bunlar: 1- Büyük ve yaygın felaketler. 2- Büyük ve saygın liderlerdir.

Dünyayı kasıp kavuran bu Korona vebası da inşaallah kutlu ve mutlu sonuçlara kapı açacaktır. Zaten bu virüsün çıkmasından sonraki 3 ay içerisinde hem Türkiye’mizde hem bütün ülkelerde, maalesef yasallaşmış ve oldukça yaygınlaşmış olan, zina, eşcinsellik ve lezbiyenlik gibi fuhuş ve ahlâksızlıkların… Loto, toto, piyango, kazı-kazan, at yarışı, it yarışı ve diğer resmiyet kılıflı her çeşit kumarın ve şans oyunlarının… Gasp, hilekârlık, çalma gibi hırsızlık ve yolsuzlukların… Sokak kavgalarının, mafya çatışmalarının, katliamların, devletlerarası işgal, saldırı ve savaşların… Her türlü alkollü içki, uyuşturucu ve sigara gibi kötü alışkanlıkların… Ve daha nice hayâsızlık ve haksızlıkların yüzde 90 oranında mecburen kesilmiş ve terk edilmiş olması bile; İlahi bir uyarı cezası olan Korona virüs belâsının hem sebeplerini hem de hikmet ve hedeflerini ortaya koyan sonuçlar olarak okunmalıdır. Bu Korana kamçısı yüzünden; taharet ve temizlikten uzaklaşmış, tuvaletten sonra bile el yıkamayı bırakıp sidiğini sümüğüne bulaştırmış ellerini ağzına gözüne sürmeyi medeniyet sanmış Batılılar, Çin ve Japonya gibi doğulular, artık el yıkamaya ve hijyen kurallarına uymaya mecbur kalmışlardı. Batı taklitçisi yozlaşmış Müslümanlar bile taharet ve temizliği yeniden hatırlamışlardı. Müslüman hanımların başörtüsü takmalarına ve bazılarının ağzını burnunu kapatmasına şiddetle karşı çıkan imansız ve insafsız takımı bile, saçlarına virüs ve mikrop bulaşmasın diye eşarp ve maske kullanmak zorunda kalmış, böylece türbanın hikmetini kavramaya başlamışlardı. Hatta; daha önce ezan sesini, ve dahi minare gölgesini yasaklayan Almanya, Fransa ve İspanya gibi ülkeler, Korona’nın kerameti ile ezanı ve “Allahü-Ekber” (En Büyük Allah’tır) nidalarını serbest bırakmışlar, bir nevi İslam’ın felahına-kurtuluş çağrısına sığınmışlardı. Umarız ki bunun ardından şekillenecek yeni dünya düzeni; akla, vicdana, inanca ve ahlâka uygun şekillendirilmek zorunda kalınacaktır.

Devamı için tıklayınız.

    Güncel makalelerimizden istifade etmek istiyorsanız lütfen aşağıdaki kutuya e-mail adresinizi yazarak bize gönderiniz.

    Bu makaleyi sesli olarak da dinleyebilirsiniz.