KANAL FIRAT’IN TALİHSİZ TAVRI

741
Paylaş:

3 Ekim 2018

Elazığ’ın yerel Televizyonlarından Kanal Fırat, eski Belediye Başkanı ve Milletvekili olan Rasim Küçükel’in vefatı münasebetiyle, yıllar önce Genel Yayın Yönetmeni Zeki Akbıyık’ın kendisiyle yaptığı bir röportajını, hem de iki gün üst üste yayınlamışlardı. Böylesine malum ve meşhur bir şahsın vefatını, onunla ilgili hatıraları vatandaşla paylaşmak, yerel televizyonlar için elbette bir fırsattı, hem de zaten yayıncılık görevleri arasındaydı. Ancak toplumda tanınan ve kendisine göre taraftarı olan bir kişiyi hayırla ve övgüyle anarken, bu sefer onun dilinden, yine topluma mâl olan ve saygı duyulan başka bir şahsiyetin, alaycı bir tavırla hakarete uğratılmasına hiçbir vicdan razı olamazdı ve bu tavır tarafsız ve ahlaklı yayıncılıkla da asla bağdaşmazdı.

Müteveffa Rasim Küçükel’le o röportajı yapan Sn. Zeki Akbıyık, izlediğimiz birçok programında, üçüncü şahıslara yönelik sataşmalarda hemen müdahale ettiği ve bu titizliği tarafımızdan da takdir edildiği halde, her nedense o şahsın Erbakan’a yönelik mesnetsiz sözlerine, küçümseyici jest ve mimiklerine tamamen tepkisiz kalmıştı. Ve hele, yıllar önce yapılan bu röportaj, yeniden yayınlanırken en azından bu alaycı ve asılsız sataşmaların çıkarılması lazımdı. Haydi bu da dikkatlerden kaçırıldı ve farkına varılmadı diyelim, o zaman hiç değilse kendilerini defalarca arayıp münasip bir dille uyardıktan ve haklı olarak bir düzeltme yapmalarını hatırlattıktan sonra: “Yayınlanan röportajdaki Erbakan’la ilgili isnatlar, o şahsın kendi yorum ve yaklaşımlarıdır. Biz Kanal Fırat olarak, ülkemize ve Milletimize büyük hizmetler yapmış Rahmetli Başbakanlarımızdan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı takdirle ve minnetle anmaktayız.” şeklinde bir açıklama yapmaya bile yanaşmamışlardı.

Biz, her kime karşı ve hangi sebeplerle yapılırsa yapılsın, her türlü  “Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır!” hadisinin muhatabı olmamak için, manevi sorumluluk bilinciyle bu uyarıları yaptık, hem de oldukça uygun ve uygar bir dil kullandık. Ve hâlâ, Kanal Fırat yetkililerinden bu konuda bir düzeltme yapılmasını ummaktayız.

Evet, dünyadaki savaşların, kardeş kavgalarının, anarşik katliamların baş sorumlusu eli kanlı Siyonist Yahudi baronları Erbakan’a şiddetle karşıydı, O’na karşı 12 Eylül ve 28 Şubat dahil nice darbelerin de arkasında onlar vardı.

Faizci vahşi kapitalizmle insanlığın kanını emen sömürücü emperyalist odaklar Erbakan’dan gıcık alırlardı ve şeytani saltanatlarını yıkacak adam diye korkarlardı…

Haçlı AB’nin kodamanları, her yönden kalkınmış ve bağımsız bir Türkiye amaçlayan Erbakan’dan gıcık alırlardı…

Yerli Masonlar, din ve devlet düşmanları, faizci rantiyeci haram sermaye patronları, kumarcı, zinacı ve rakıcı tüm rezalet ve mel’anet vurguncuları ve namus pazarlayıcıları Erbakan’dan hiç hoşlanmazlardı…

Yetmez, tüm din istismarcıları, sahte tarikat ve cemaat bezirgânları, Sünnetsiz ve Şeriatsız din uyduran zamane İslamcıları da hep Erbakan’ın karşısındalardı ve her fırsatta fesatlıklarını kusarlardı. Devamını okumak için tıklayınız. 

    Güncel makalelerimizden istifade etmek istiyorsanız lütfen aşağıdaki kutuya e-mail adresinizi yazarak bize gönderiniz.

    Bu makaleyi sesli olarak da dinleyebilirsiniz