Erbakan’a sataşan Orhan Gökdemir denen zavallı zırvacıya!

716
Paylaş:

3 Mart 2019

“Kuduzlar için havlamak, huysuzlar için ise zırvalamak için bahane gerekmez. Zira bu onların fıtratıdır.”

02-03-2019 tarihli http://habersol.org.tr’de “Kurtuluş Teolojisi” başlıklı; gerçeklere aykırı, edep ve insaf ölçülerinden yoksun saçmalıklar sıralayan Orhan Gökdemir, zırvanın da zirvesine ulaşmıştı. Erbakan Hoca’ya duyduğu derin kin ve nefretini küstahça kusan bu zavallı zırvacı, asıl düşmanlığının İSLAM’a olduğunu da saklamamıştı. “Dinsizliği ve Komünizmi tek kurtuluş kapısı, Dini ve manevi değerleri ise gericiliğin ve köleliğin kaynağı” göstermek için çırpınan, çırpındıkça çirkefe batan bu zırvacı, hem “AKP kurmaylarının hem de Fetullahçıların, 28 Şubat’ta Erbakan aleyhinde saf tuttuklarını” söylüyor, sonra da tutup AKP iktidarının ve Fetullahçıların bütün tahribatlarından Erbakan’ı, hatta İSLAM’ı sorumlu tutuyordu… Bu zavallı cahilin, Osmanlı düşmanlığı da yine İslam’a olan hıncından kaynaklanıyordu. Cahilden de öte zırcahil olan bu zırvacı, “ayet”le “hadis”in farkını bile bilmiyordu. Ayet, Allah’ın kelamıydı ve Kur’an’ın cümlelerini oluşturmaktaydı. Hadis ise, Hz. Peygamber Efendimiz’in mübarek sözleri ve tavsiyeleri olmaktaydı.

Sahih hadislerden oluşan Kur’an’da…”, “Kur’an’a alınmış veya dışında kalmış hadislerden…” diyecek kadar, İslam’a da insanlık davasına da ilgisiz ve bilgisiz olan bu adam, Erbakan Hoca’nın; 1-Aklı selime, 2-Müspet bilime, 3-Tarihi deneyim ve birikime, 4-Vicdani kanaat ve tatmine, 5-İlahi Dine ve Kur’an-ı Kerim’e dayanarak hazırlattığı ADİL DÜZEN projelerinden de, ismi dışında tamamen cahil ve habersiz olduğu ortaya çıkmaktaydı. Ancak Siyonist karakteri taşıyan bir azgın ve sapkının içinde taşıyacağı bir hınç ve hırsla, İslam’a, Osmanlı’ya, Erbakan’asataşan ve salyasını akıtan… Ama Siyonizm’i, İsrail vahşetini, Kapitalizmin ve Komünizmin insanlığı ezmesini aklamaya ve haklı çıkarmaya çalışan bu insaf ve insanlıktan nasipsiz adamlar, aslında toplumu ürkütüp AKP’nin tuzağına ittiklerinin bile farkında olmayanlardır.

Bu zavallı zırvacıların öyle “işçiden, emekçiden…” taraf görünmeleri de tam bir istismarcılık ve sahtekârlıktır. Gerçekten işçiden, köylüden ve fakirden taraf olan bir insan; Rahmetli Ecevit, Demirel ve Türkeş’le birlikte katıldığı koalisyon hükümetlerinde tam 73 büyük fabrikayı kurmayı başaran, yüz binlerce insana iş ve aş imkânı sağlayan ve şimdi iktidar uğruna Siyonist odaklara yanaşıp Erbakan’a hıyanet edenlerce hepsi satılan ve kapatılan bu fabrikaların, yani fakir halkın hatırınaErbakan’ı saygıyla ve şükranla anması gerekenler, eğer hâlâ ona havlıyorlarsa bu onların mayasının bozuk olduğundandır.

Ben uzun yıllar işçilik ve sendikacılık yapmış, dönemin solcu ve sağcı liderlerini ve sendika yöneticilerini yakından tanımış bir insanım. Erbakan kadar samimi, cesaretli, birikimli ve özellikle işçi haklarını gözetici bir lidere rastlamadım. O sorunlara pansuman tedbirler değil, köklü çareler arayan bir bilim adamıydı… Ecevit’le koalisyon ortağı ve Başbakan Yardımcısı iken, E. DİSK Başkanı Rahmetli Kemal Türkler’in, işçi ücret oranlarını yükseltmek üzere Erbakan’ı ziyaret ettiklerinde Hoca kendisine: “Gerçekten işçilerin haklarını iyileştirmek istiyorsanız, Sn. Ecevit’i de ikna ediniz, “Patronların bankalardan borç aldıkları faiz giderlerini, maliyet masrafına yazılmaması ve fiyatlara yansıtılmamasını”sağlayan bir kanun çıkaralım ve bu faiz giderlerini patronlara değil işçilere aktaralım. O zaman maaşları böyle 100 lira değil, iki katı artacaktır.” teklifini yapmış ve Sn. Kemal Türkler ise buna yanaşamamış, üstelik Erbakan, onun istediği zam oranının tam iki katını vereceklerini söyleyince şaşırmıştır.

Bu zırvacı din ve millet düşmanının sahip çıkıp satmaya çalıştığı, ama bir avuç sapkın dışında müşteri bulamayıp sap gibi açıkta kaldıkları, o mel’un Komünizm ihtilali; Rusya’da ve diğer coğrafyalarda 10 milyonlarca masum köylü ve işçinin katledilmesi üzerine zorla ve despotlukla iktidarı ele almış, ama insanlara tam bir cehennem hayatı yaşattıktan sonra yıkılıp tarihe karışmıştır. Evet Erbakan’ın haklı benzetmesiyle; “Siyonist sömürü timsahının üst çenesi olan Komünizm yıkıldığı gibi, canavarın alt çenesi olan Kapitalizm de yıkılacak” ve bazıları gocunsa da ADİL DÜZEN medeniyet devrimi, her din ve görüşten, farklı kültür ve kökenden bütün insanlara gerçekten huzur ve hürriyet sağlayacaktır. Atalarımız ne güzel söylemişler: “İtler havlasa da, kutlu kervan mutlu hedefine doğru yol almaktadır!..”

Bu zavallı zırvacılara son sözümüz:

Yukarılara tükürme sakın

Balgamın dönüp, yüzüne düşer!..

Hem önce, insan olmaya bakın

Ahmak o’dur, kendi kuyusun eşer!..”

        

Orhan Atay

Harb-İş Sendikası E. Genel Başkanı

    Güncel makalelerimizden istifade etmek istiyorsanız lütfen aşağıdaki kutuya e-mail adresinizi yazarak bize gönderiniz.

    Bu makaleyi sesli olarak da dinleyebilirsiniz.