ERDOĞAN’IN KOLAYCILIĞI, ERBAKAN’IN KAHRAMANLIĞI!

611
Paylaş:

27 Ekim 2019

TSK’nın Barış Pınarı Harekâtı yarım kalsa da, önemli ve önleyici tedbirler açısından başarılı olmuştu. Çünkü bu kritik süreçte mutlaka o bölgede bulunmamız gerekiyordu.

Avrupa basınında, özellikle İngiliz medyası “YPG’lilerin oluşturduğu yarı devlet Rojava artık yok” şeklinde dikkat çekici manşetler atılmıştı. Avrupa basını, Türkiye ve ABD arasında Suriye’nin kuzeydoğusu için varılan anlaşmaya ilişkin, “Ankara’nın istediklerini aldığını, terör örgütü YPG’nin iç savaşın kaosu sırasında oluşturduğu Rojava’nın artık olmadığını” yazmışlardı. İngiltere, Almanya, Fransa gibi Avrupa ülkelerindeki gazeteler, “PKK/YPG’nin 120 saat içinde güvenli bölgeden çıkması için Barış Pınarı Harekatı’na ara verilmesi” konusunda vardığı anlaşmaya sayfalarında geniş yer ayırmışlardı.

Oysa PKK-YPG militanlarının Rakka ve Deyrizor yöresindeki petrol kuyularını koruma ve İran’ın karayolunu tıkama amacıyla ve tabi o bölgede özerk Kürdistan’ı yapılandırma hesaplarıyla geri çekildikleri gizlenmeye çalışılmaktaydı. Çünkü ABD Savunma Bakanlığı, Suriye’den çekilen ABD askerlerinin teröre karşı mücadeleye devam etmek için Irak’a gönderileceğini duyurmuşlardı.

ABD Savunma Bakanı Mark Esper’in, Suriye’nin kuzeyinde bulunan ABD askerlerinin Irak’a gideceğini belirterek, “Irak’ı savunmak ve terör örgütü DEAŞ ile mücadeleyi sürdürmek için yaklaşık bin asker Irak’ta görev yapacak” sözleri, Rakka ve Deyrizor bölgesindeki PYD Kürdistanı’nı kurma çabalarını gizleme kılıfıydı. ABD askerlerinin Suriye’nin kuzeyinden çekilmeye devam ettiğini kaydeden Esper, çekilmenin birkaç gün değil birkaç hafta süreceğini ifade ederek, “Şu anki plan askerlerimizin Irak’ın batısına ve Suriye sınırına yerleştirilmesidir” şeklinde konuşmuşlardı. ABD Başkanı Donald Trump’ın, daha önce Suriye’deki ABD askerlerini çekme kararı alması tam bir tuzaktı.

Devamı için tıklayınız.

    Güncel makalelerimizden istifade etmek istiyorsanız lütfen aşağıdaki kutuya e-mail adresinizi yazarak bize gönderiniz.